Günlerdir bekliyorduk.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçince kameralar karşısına;
Tüm Türkiye kilitlendi ekrana.
O an tutuldu nefesler ve durdu hayat!
Herkes kendi yaşadığı şehrin durumunu merak ediyordu.
Rengarenk boyanmış bir harita belirdi ekranda.
Seçim dönemlerinde partilerin aldığı oy oranlarını gösterir gibi bezenmiş.
Her renk illerin risk durumunu anlatıyordu.
‘Mavi’ düşük, ‘Sarı’ orta, ‘Turuncu’ yüksek, ‘Kırmızı’ çok yüksek risk olarak ifade edilmişti.
Öğrendik ki;
14 il düşük, 28 il orta, 22 il yüksek ve 17 il de çok yüksek risk grubunda yer almış.
Gözümüz bir anda Bursa’yı aradı.
Haritada Bursa’nın ‘sarı’ya boyandığını görünce www.bursaduysun.com’da son dakika olarak verdiğimiz haberin başlığını ‘Bursa sınıfı geçti!’ diye attık.
Öncelikle;
Bursamızın bu kategoride yer almasında emeği geçen kentimizin tüm yöneticileri başta olmak üzere duyarlı vatandaşlarımızı kutluyorum.
Peki;
Bursa bundan böyle sınıf atlar mı acaba?
Yani ‘mavi’ kategoride yer alır mı?
Sorunun cevabı için;
Hafta sonunu bekleyip görmek lazım...
Hava hele ki güneşli olursa;
Mudanya Sahili’ndeki insan kalabalığını düşünmek hiç istemiyorum.
Oradan gelecek olan fotoğraf her şeyi en iyi şekilde anlatacak bize.
Evet;
Bursa şimdilik sınıfı geçti!
Ama, tekrar o ‘kara günler’e döneriz diye doğrusu endişe içindeyim.
Hatırlayınız;
Bir ara vaka sayılarında patlamanın yaşandığı illerin başındaydık.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca her fırsatta twitter’den bir fotoğraf paylaşıp Bursa’yı kötü örnek gösteriyordu.
Haksız sayılmazdı...
Koronaya inat halay çekenini mi ararsın, kalabalığa karışan maskesizi mi?
Utanıyorduk!
Olumsuz örnekler saymakla bitmez.
Sonrasında aklını başına devşirenlerin sayısı arttı ve vakalar düştü.
Bursa şimdi Türkiye’ye örnek iller arasında.
Ancak;
Yasak kalktı diye tedbiri elden bırakıp gevşersek seyreyle o zaman cümbüşü!
Rahat hareket edersek çok sürmez tez zamanda haritamız kırmızıya boyanır.
Dilerim ki yanılan ben olurum.
Yasakların kalktığına ilişkin Bursalıların sosyal medya hesaplarındaki bazı paylaşım ve yorumlarından da söz edeyim sizlere.
‘Çok sürmez’, ‘Normalleşelim derken çift sarı karttan kırmızıya dönmeyelim’, ‘Çok erken oldu’, ‘Neden bu kadar acele edildi ki’...
Anlayacağınız herkes endişe içinde.
Esnafımızın dayanacak gücünün kalmadığını biliyoruz.
Ama şunun şurasında bir ay daha dişimizi sıksaydık ne olur da sanki...
Haritayı bir kez daha gözümüzün önüne getirelim.
Bursa ‘sarı’...
Ama hemen iki komşu ilimiz ‘kırmızı’ya boyalı...
Yani, yüksek risk grubunda.
Sözü edilen iki şehirden biri Balıkesir, diğeri Sakarya.
Hemen burnumuzun dibi.
Gelelim ‘turuncu’ renge...
Bu kategoride 4 komşu şehrimiz var.
İstanbul, Bilecik, Kütahya ve Yalova’nın ‘yüksek riskli’ illerinde başında geldiğini görüyoruz.
Kaldık mı ateş çemberinin ortasında!
Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık misali...
6 komşu ilimizden ikisi ‘kırmızı’, 4’ü ‘turuncu’yken adımımızı dikkatli atıp, hesabı kitabı ona göre yapalım.
Şimdi;
Bursa’da hafta sonu yasağı kalktı ya!
İster misiniz İstanbul başta olmak üzere yakın illerimizde oturanlar akın etsin hafta sonu kentimize.
Zaten hafta sonu kısıtlamaları varken de öyle yapmadılar mı?
Bakınız Uludağ’a...
Her hafta sonu gazetelere manşet, televizyonlara haber oldu.
İster misiniz hafta sonu çarşı pazar açık diye kaçsınlar yine Bursa’ya!
Hepimizi hasta edip boyayı versinler rengimizi kırmızıya.
O illerde yaşayanlara şehirler arası kısıtlama getirmeden sizce sayı daha da düşer mi?
Ya da;
Bursa böyle kalır mı?
Geçecek mi acaba bu günler?
Görecek miyiz güzel günleri?