[email protected]
Önce;
Güzel İzmir’ime,
Cennet Türkiye’me 'geçmiş olsun' dileklerimi iletiyorum.
Dün İzmir’deki şiddetli deprem bizlere koronayı unutturdu.
Yıkıcı gücüyle gelen deprem gündemin birinci maddesi oldu.
6.6 şiddetindeki deprem ne yazık ki can kayıplarına yol açtı.
Bayraklı ve Bornova’da bir çok bina yıkıldı.
Uzmanlara göre;
Depremin merkez üssünün Seferihisar açıkları olması daha fazla binanın yıkılmasını önledi.
Yani bir anlamda;
İzmir’i Yunan'ı döktüğümüz denizi kurtardı.
Ege Bölgesi'nin dışında Marmara’da da çok geniş bir alanda hissedilen sarsıntı, üzerinden 21 yıl geçen o büyük ‘Marmara Depremi’ni hatırlattı yine bizlere.
Hala kulaklarımızda.
17 Ağustos 1999’da enkaz altında kalanlara ulaşmak için kullanılan cümle:
Orada kimse var mı?
Ve bu ses bu kez İzmir’de yankılandı dün gün boyu.
‘Orada kimse var mı?’...
İçimiz yandı, kan ağlıyoruz....
***
Yıkılan binaların enkazında arama kurtarma çalışmaları sürerken, İzmir'liler geceyi uykusuz geçirdi.
Kiminin evi hasarlıydı, bu yüzden giremedi içeri.
Kimi de evi sağlam olmasına rağmen korkusundan adım atamadı yuvasına.
Sokakta kalacak değildi ya İzmir'li...
‘İzmir’de yaşanan deprem nedeniyle evlerine giremeyen vatandaşlarımız, arzu etmeleri halinde camilerimizde diledikleri kadar kalabilirler’...
Evet;
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’a ait bu sözler.
Seversiniz, sevmezsiniz...
O, işin ayrı yönü.
Zor bir günde Allah’ın evinin kapılarını açıyorsa konaklamak için işte ben bunu alkışlarım.
Olması gereken de buydu.
Erbaş’ın bu duyurusunu sosyal medyada gördüm.
Açıkçası;
Yakışanı yaptı Erbaş...
Ama;
Gelin görün ki, kimileri böylesi günde bile saldırıya geçiyor.
Memleket kan ağlarken.
Hayretle okudum yorumları...
Diyanet İşleri Başkanı'nın yaptığı paylaşımın altına yazılanlardan işte bir kaçı:
Bunlar, ezan ve seladan rahatsız olan insanlar camiye girmezler.
Cami demeyin, kiliseye gider yine gelmez bunlar.
İzmir’de cami var mı ki?
Geçmiş olsun gavur İzmir.
Zina yuvası İzmir Allah tarafından uyarıldı.
Zina arttıkça zelzeleler artar...
***
Yazıklar olsun!
Her biri;
Hadsizce... Şerefsizce...
Ne kadar utanç verici.
Keşke İzmir'liler gibi olabilseniz.
Ölümden de rant çıkarma peşindesiniz ya...
Biliniz ki;
Yaptığınız bu çirkinliklerle İzmir’liyi ve gerçek inanç sahiplerini yıpratamazsınız.
Hatırlatırım;
O enkazın altında analar, babalar, kardeşler, çocuklar kaldı...
Bebeler öldü.
Hepsinden önemlisi insanlığımız öldü...
Erbaş’ın İzmir’deki camileri konaklamaya açmasıyla ilgili paylaşımında olumlu yorumlar da vardı elbet.
Bu güzel yorumlardan birkaç başlık şöyle:
Size de bu yakışırdı..
Tebrikler, çok güzel bir girişim.
Zaman birlik zamanı...
***
Evet, zaman birlik zamanı.
Bari böyle günlerde susun.
Kin ve nefret kusmayın.
Gün, birlik günü.
Kenetlenme günü.
Yardımlaşma günü..
Dayanışma günü.
Kader birliği yapma günü.
Yara sarma günü.