Zor bir süreçten geçti Bursaspor ve Fatih Tekke.
Bırak yenilmeyi, berabere kalsak, Fatih Hoca'ya bu gece güle güle derdik.
Risk aldı, tuttu.
Burak Altıparmak'tan sağ kanat, Kubilay'dan stoper!
Kadroyu görünce şaşırmamak elde değil!
Direk şunu söyledim...
"Delice bir değişim. Tutarsa Fatih Hoca kazanır, tutmazsa bu gece gider."
Tuttu.
Kendi kalemize gol atmamıza, yenik duruma düşmemize, 73. Dakika dan 97.30. dakikaya kadar yani neredeyse 25 dakika 10 kişi oynamamıza karşın Samsun gibi bir takıma 4 attık.
5-6'da olurdu.
4'te yetindi çocuklar.
Neydi burada önemli olan?
Kulübenin güçlü olması.
Namık Alaskarov, Batuhan Kör, Kerem Şen, Taha Altıkardeş ve son dakikalarda Cüneyt Köz oyuna girdiler ve rakibe pozisyon vermediler.
2-1 öndeyken, 10 kişi kaldık ve adamlar tek kale oynuyor.
Yüreğimiz ağzımızda, ellerimiz havada.
Dua ediyoruz...
Maç bu sonuçla bitse diye.
Belirttik ya...
Kulüben güçlüyse...
Ne olduysa değişiklerin ardından gelişim oldu.
Namık Alaskarov'un top taşıması, müthiş ara pası ve Batuhan'ın golü.
Oh dedirtti biraz da olsa.
Sonra...
Elton Acolatse biraz dikkatli davransa 4'ü bulacağız.
Ağır kaldı, cezası kesildi, kulübeye alındı.
Uzatma dakikaları...
Yine Namık.
Kaleciye de bastı çalımı Kerem'e alda at dedi.
Kerem çevirir mi daveti?
Attı 4.'yü.
Son 2 gol ve son 10 dakika da rakibe pozisyon vermeyen Bursaspor.
Yıllar önce Sinan Oral'la bir sohbetimizde "yedek oyuncular" demiştim.
"Hayır Kayhan bir takımda yedek oyuncu yoktur. Kulübede oturanlar da hazır ve güçlü olmalılar. Her an sonuç değiştirmeye ya da sonuç korumaya hazır olmalılar."
Samsun maçı bunu gösterdi.
Emirhan'mı?
Yapma evlat.
Sana bu takımın kaptanlığı verildi.
Oynamak ve kendine dikkat etmek zorundasın.
Takımını 10 kişi bırakmaya hakkın yok.
İvedilikle toparla kendini.
Velhasıl dostlar...
5. haftada kulübemizin güçlü olması ile 3 puanla tanıştık.
Haydi bakalım bu 3 puan başlangıç olsun.