Yaşadığımız süreçte okuduk, gördük .
İnsan oğlu yaşarken değil öldükten sonra anılır, sevgiler methiyeler düzülür.
Yaşadığımız son örnekte olduğu gibi.
25 Mart 2009 karlı kış gününde helikopter kazasında kaybettiğimiz Türk siyasetinin milliyetçi lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölüm yıl dönümünde sevenleri tarafından sosyal medyada her güzel yönünü anlattıklarını, fotoğraflarını paylaştıklarını okuduk, gördük.
Tüm siyaset insanları ve halkımız tarafından vatansever dürüst insan, milliyetçi adam gibi farklı methiyeler ile sevgi ile mükemmel bir şekilde hatırlandı anıldı.
Ben burada şunu sormak istiyorum!
Yeri geldiğinde bunu hepimiz sorarız ve dile getiririz. Bir insan öldüğü zaman mı değer kazanmalı?
Sosyal medyadaki o her güzel paylaşım ve altına yazılanlar keşke sağlığında da yapılsaydı.
Kendisine, düşüncelerine sahip çıkılsaydı.
Bu kadar seveni o zaman neredeydi.
Kendisine bu gün gösterilen sevgi o günlerde de belli edilseydi Muhsin Yazıcıoğlu devlet adına görev alıp belki de hala hayatta olacaktı.
Bir şarkı sözü var;
Kapıldım gidiyorum bahtımın rüzgarına diye.
Ben de diyorum ki kapıldık gidiyoruz sanal alemin rüzgarına.
Birileri paylaşım yapıyor.
İyi ama kötü, takılıyoruz peşine beğeni yağdırıyoruz.
‘Bu alemde bende varım’ der gibi...
Sosyal sayfama yağmur değil beğeni yağsın.
Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nu saygı ve sevgi ile anıyor, Allah’tan rahmet diliyorum.
Mekanı cennet olsun inşallah.
Kalın sağlıcakla...