Merhabalar,
Bu hafta sizlere kalın bağırsak (kolon) kanseri tedavisini anlatmak istiyorum.
Kalın bağırsak kanseri teşhis edildiğinde öncelikle evreleme-hastalığın yaygınlığını değerlendiriyoruz.
Evrelemede karın ultrasonu, tomografi, MR ve uzak organ yayılım şüphesinde PET-CT tetkiklerini kullanıyoruz.
Tedavi planlamasında cerrahi girişimler, kemoterapi ve ışın tedavisini onkolojik bir konsey sonrası planlıyoruz.
Kalın bağırsakta henüz küçük bir tümör varsa kolonoskopi ile lokal olarak çıkarabiliyoruz.
Tümör boyutu küçük değilse ve uzak organ yayılımı yoksa kapalı (laparoskopik) veya klasik açık cerrahi ile kanserli bölge ve çevresindeki lenf bezlerini çıkarıyoruz (onkolojik cerrahi).
Kolonoskopide barsak tıkanıklığı veya şiddetli kanama gibi acil durumlarda klinik evreden bağımsız hızla ameliyat etmemiz gerekebiliyor.
Özellikle rektum denilen kalın bağırsağın son kısmın kanserlerinde ameliyat öncesi kemoterapi ve ışın tedavisi kullanıp sonrasında ameliyat ediyoruz.
Bu şekilde hastalığının aynı yerde nüks etmesinin önüne geçmeye çalışıyoruz.
Uzak organ yayılımı varsa ve kalın bağırsakta tıkanıklık yoksa önce kemoterapi tedavisini tercih ediyoruz.
Bazen karaciğer ve akciğer gibi organlarda uzak yayılım varsa onları da cerrahi olarak çıkarabiliyoruz.
Özellikle rektum kanserlerinde torba takma (ileostomi veya kolostomi) ihtiyacımız olabiliyor.
Eğer kanser makata çok yakınsa torba kalıcı olabilir.
Kolon kanserinde en önemli aşama erken teşhisdir.
Çünkü birçok kolon kanseri henüz polip aşamasında kolonoskopi ile temizlenebilir ve karmaşık tedavilere ihtiyaç kalmayabilir.
Eğer barsak alışkanlıklarımızda değişim varsa, kanlı dışkılamamız varsa, ailemizde kanser öyküsü varsa mutlaka 50 yaşından itibaren kolonoskopi yaptırmalıyız.